
Mirasçıların Sorumluluğu – Mirasın Reddi
ÖZET: Mirasçılar murisin borçlarından müteselsil olarak sorumludur. Bu nedenle mirası reddetmemiş olan mirasçı murisin borcunun tamamından sorumludur.
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi
E. 2019 / 2609 K. 2016 / 9800 T. 09.12.2019
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 599. maddesi uyarınca; ” Mirasçılar, mirasbırakanın ölümü ile mirası bir bütün olarak, kanun gereğince kazanırlar. Kanunda öngörülen ayrık durumlar saklı kalmak üzere mirasçılar, mirasbırakanın ayni haklarını, alacaklarını, diğer mal varlığı haklarını, taşınır ve taşınmazlar üzerindeki zilyetliklerini doğrudan doğruya kazanırlar ve mirasbırakanın borçlarından kişisel olarak sorumlu olurlar. “
Aynı Yasanın 610. maddesinde ise ; ” Yasal süre içinde mirası reddetmeyen mirasçı, mirası kayıtsız şartsız kazanmış olur.” hükmü getirilmiştir.
TMK’nın “mirasçıların sorumluluğunu” düzenleyen 641. maddesine göre; mirasçılar, tereke borçlarından müteselsilen sorumludurlar. Bununla birlikte tereke borcundan sorumluluk; dış ilişkide ( üçüncü kişilere karşı ) müteselsil, iç ilişkide ( mirasçılar arasında) miras payı oranındadır.
Müteselsil sorumluluk; bir kanun hükmü veya irade beyanı dolayısıyla borcun tamamının ya da bir kısmının, sorumluların tamamından ya da bir kısmından talep edilebildiği, borçlulardan birinin ifası veya ifa yerini tutan fiiliyle diğerlerinin bu oranda alacaklıya karşı borçtan kurtuldukları bir birlikte borçluluk halidir.
Türk Borçlar Kanununun 163. maddesinin 2. fıkrasına göre; borçluların sorumluluğu, borcun tamamı ödeninceye kadar devam eder.
Somut olayda; taraflar ile davalının murisi … arasında düzenlenen 17/04/2010 tarihli harici taşınmaz satış sözleşmesi uyarınca, vasiyete konu taşınmazın 178 metrekaresinin 30.000.000 eski TL karşılığında davacıya ait olacağının kararlaştırıldığı, taşınmaz bedelinin davacı tarafından davalının murisine ödendiği sabittir. Davacı, harici taşınmaz satış sözleşmesine istinaden terditli olarak açmış olduğu davada , öncelikle tapu iptal ve tescilini, kabul edilmediği takdirde ise taşınmaz rayiç değerinin davalı mirasçıdan tahsilini istemiş olup; alacağın tereke borcu olduğu anlaşılmıştır.
Hal böyle olunca, mahkemece; yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular çerçevesinde, mirası reddetmeyen davalı mirasçının, davaya konu tereke borcundan davacıya karşı müteselsilen sorumlu olduğu dikkate alınarak, taşınmaz rayiç değeri olarak belirlenen 12.180,00 TL nin tamamının davalıdan tahsiline karar verilmesi gerekirken; yanılgılı değerlendirme ile veraset ilamına göre davalı payı oranında belirlenen bedelin davalıdan tahsiline yönelik yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ
Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, ikinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK’nın 428.maddesi gereğince davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK’nin geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK. nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09/12/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Research & Analysis
Family Law
The lower-numbered purposes are better understood and practiced
Personal Injury
The lower-numbered purposes are better understood and practiced
Criminal Law
The lower-numbered purposes are better understood and practiced
Mirasçının Borçlardan Sorumluluğu – Soru & Cevap
Evet. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 599. maddesine göre mirasçılar, mirasbırakanın borçlarından kişisel olarak sorumludur. Miras, mirasbırakanın ölümüyle birlikte kanunen mirasçılara geçer ve borçları da içerir.
Evet. TMK 610. maddesine göre, mirası reddetmeyen mirasçı, mirası kayıtsız ve şartsız kazanmış olur ve mirasbırakanın borçlarından müteselsil (tam) sorumludur.
- Üçüncü kişilere (alacaklılara) karşı müteselsil sorumluluk esastır. Yani alacaklı, borcun tamamını herhangi bir mirasçıdan isteyebilir.
- Mirasçılar kendi aralarında, miras payı oranında borçtan sorumludur. Eğer bir mirasçı borcun tamamını öderse, diğer mirasçılardan kendi payları oranında ödeme talep edebilir.
Mahkeme, mirasçının sadece miras payı oranında sorumlu olduğuna dair yanlış bir değerlendirme yapmıştır. Oysa mirası reddetmemiş olan mirasçı, mirasbırakanın borcunun tamamından sorumludur. Bu nedenle Yargıtay, kararın bozularak düzeltilmesine hükmetmiştir.